Bursa GSL Derneğinin Şubat ayı toplantısı, 4 Şubat 2010 perşembe akşamı, Gönlüferhah Otelinin giriş katındaki Seraser salonunda yapıldı.
Dışarıda oldukça soğuk ve karlı bir gece olmasına rağmen, saat 19.30'dan itibaren, Galatasaraylılar, kokteyl bölümünde, bir araya gelmeye başladı.
4 Şubat yemeğinde, 38 Galatasaraylı, eşleri, çocukları, konukları bir araya geldi.
Aydın Ataberk, Erhan Keleşoğlu, Üner - Erkut Varal, Selen - Halil Akgül, Sena - Tufan Kaleli, Erol Özer, Abdullah Dayı - Veli Dayı - Cemil Dayı, Fügen - Serhat Çeliyılmaz, Mine - Ercan Köne, Ulaş Palabıyık, H. Murat Toplu, Özlem - Devrim Sükan, İsmail Rodoplu, Mustafa Şenyıldız, Mesut Gençer, Emre Alper, Hakan Tandoğdu, Faruk Özcan, Burak Pastırmacı, Yasemin Polat Özen - Ece Özen - Oya Cangül, Selen - Baran Ünal, Noyan Akhan - Canan Barkturnuş, Birsen - Mustafa Öztürk, Aslı Karakitapoğlu, Serkan Pehlivan U düzenindeki masanın çevresinde, gerçek bir dostluk ve arkadaşlık sergiledi.
Toplantıya katılan en genç Galatasaraylı 3 yaşındaki Ece ile en kıdemli Galatasaraylı 1933 doğumlu Abdullah Dayı ağabey arasında, tam 74 yıl yaş farkı vardı ama, Bursa'daki 13cü sınıf yemeği, okul günlerini hiç aratmıyordu.
Aydın Ataberk, açılış konuşmasında, konuklarına "Hoşgeldiniz" dedi.
Aramızda olması beklenen Muharrem Yılmaz kardeşimizin / ağabeyimizin, olumsuz hava şartları nedeniyle değil, yakın bir akrabasının cenazesi nedeniyle, yemeğe katılamadığını açıkladı. Muharrem Yılmaz, öğle saatlerinde, Bursa'daki cenaze törenine katılmıştı. Böyle hüzünlü bir günde, ailesinin yanında olmak istemesi, son derece doğaldı. Erhan Keleşoğlu ağabeyimizin aracılığıyla, Galatasaraylılar için gönderdiği Sütaş meyveli ve sade yoğurtları, saf portakal suları konuklara ikram edildi. Baş sağlığı dilendi.
O gün, öğleden sonra, Can Kıraç ağabeyimiz, sağlık nedenleriyle bulunduğu New York'tan, biri Bursa Galatasaray Liseliler Derneği'ne özel olmak üzere, Aydın Ataberk'e iki mesaj göndermişti:
------------------------------------------------------------------------
----- Original Message -----
From: Can Kıraç
To: GS ABLA AĞABEYLER
Sent: Thursday, February 04, 2010 2:30 PM
Subject: Re: GSLAAGyemeği / 13 Şubat cumartesi / Point Hotel
Sevgili Aydın Bey Kardeşim,
Galatasaray’lı bütün kardeşlerimi yanımda hissederek, New York’tan selâmlıyor, gözlerinizden öpüyorum.
Can Kıraç (1946)
-------------------------------------------------------------------------------------
----- Original Message -----
From: Can Kıraç
To: Aydin Ataberk
Sent: Thursday, February 04, 2010 5:27 PM
Subject: VAROLUN!
BURSA GALATASARAY LİSELİLER DERNEĞİ
Üyelerini sevgilerimle kucaklıyorum.
Can Kıraç (1946)
--------------------------------------------------------------------------------
Aydın Ataberk, Can Kıraç ağabeyin mesajını, konuklarıyla paylaştı.
4 Şubat akşamının davetlileri Gülten - Cevdet Dayıoğlu (1950) , Canan Temo (1950) , Edis Adoran (1957), Mehmet Kefeli (1950); Mart ayındaki yemeğe katılma dileklerini, telefonla ve e-posta ile iletmişlerdi.
--------------------------------------------------------------------------------
----- Original Message -----
From: Avukat Cevdet Dayıoğlu
To: Aydin Ataberk
Sent: Wednesday, February 03, 2010 12:50 PM
Subject: Mazeret bildirimi .
Merhaba Aydın Bey,
Galatasaray’lı dostlarımızla paylaşmayı düşlediğimiz Bursa buluşmasına, yazık ki, hava koşulları nedeniyle katılamıyoruz. Mart ayının 4-5-6 ‘sında, Bursa Kitap Fuarında okurlarımla buluşup kitaplarımı imzalayacağım. Bu süreçte sizin 04 Mart Perşembe toplantınızda, üzülerek ve istemeyerek ertelemiş olduğumuz “Buluşma”yı gerçekleştirebiliriz. Tüm Bursa’lı Galatasaray’lılara, en iyi dileklerimizle sevgi yüklü selamlar gönderiyoruz.
Gülten Dayıoğlu
--------------------------------------------------------------------
Sevgili Aydın
Gene Hava muhalefetinin oyununa geldik. Buna bir de sağlık sorunları eklenince Bursa seyahatimızı istemeyerek iptal etmek zorunda kaldık. Şunu belirtmeliyim ki bu iptal beni ve eşimi son derece üzmüştür. Bu perşembe günü akşamında siz değerli kardeşlerimle birlikte olamayışımızı, biliniz ki hayatımızda kaybedilmiş bir gece olarak kabul ediyoruz. Üzüntülerimizi çok değerli Galatasaraylı kardeşlerime lütfen iletmenizi rica eder, ilk fırsatta birlikte olmak dileğiyle hepinize selam ve sevgiler sunarım.
Avukat Cevdet Dayıoğlu
Perihan Sok. No: 2/1 34381 Şişli,İstanbul
Tel: 0.212.230 3714
Fax:0,212.231 4840
www.dayioglu.av.tr
----------------------------------------------------------------------------
Aydın Ataberk, Ocak ayı içerisinde, Galatasaraylılar'dan gurur verici haberler geldiğini hatırlattı:
"- Derneğimizin 2005-2007 dönemi Başkanı Halil Akgül, 13 Ocak'ta, Galatasaray Spor Kulübü ve Divan üyeliği berat ve rozetini aldı. Halil Akgül, GSK'nın 37 yıllık üyesi. Halil Akgül, yaptığı konuşmada, Divan hakkında bilgiler verdi. Üyeliğinin ilk günlerini anlattı.
- Derneğimizin 1995-1997 dönemi Başkanı Erkut Varal ağabeyimizin eşi Üner Varal, Demokrat Parti Bursa İl Kurulu üyeliğine seçildi. Üner Varal, yaptığı konuşmada, özellikle gençlere seslendi ve bayrağı gençleri taşımasının önemini vurguladı.
- Muharrem Yılmaz kardeşimiz / ağabeyimiz, 21 Ocak'ta TÜSİAD Yönetim Kurulu üyeliğine ve Üye Meslek Örgütleri ile İlişkiler ve Bölgesel Gelişme Komisyon Başkanlığına seçildi.
- Okulumuzun geçmiş dönem müdürlerinden Doç. Dr. Gün Kut, Birleşmiş Milletler Irk Ayırımcılığının Ortadan Kaldırılması Komitesine (CERD'e) seçildi."
Salonda bulunan Galatasaraylılar, her bir açıklamayı, coşkuyla karşıladılar; alkışladılar.
Aydın Ataberk, bilgilendirme konuşmasına devam etti:
"23 Ocak cumartesi günü, Bursa Valiliği, İl Dernekler Müdürlüğünün işbirliği ile "Sivil Toplum Geliştirme programı ön toplantısı" düzenledi. Belediye Kanununun 76cı maddesi, Belediyelere "Kent Konseyi" kurulmasını emrediyor. Bursa'da 3.235 dernek var. Ulusal ve uluslararası alanda deneyimli Sivil Toplum Kuruluşları'nın bilgi ve deneyim paylaşımları, işbirliğinin geliştirilmesi hedefleniyor. 2010'da, Sivil Toplum Kuruluşları Fuarı düzenlenecek; kuruluşların etkinlikleri artırılacak; araştırma, eğitim çalışmalarına destek olunacak" dedi.
Geceye, yoğun programına rağmen, Sena Kaleli de katılmıştı. İlerleyen saatlerde, gelen telefonlar üzerine, geceyi tamamlayamadan ayrılmak zorunda kaldı. Abdullah Dayı ağabeyimiz, oğlulları Veli ve Cemil ile birlikte, artık toplantılarımızın müdavimleri arasında olmuştu. Gelecek yemeklere eşini ve gelinini de getirmeye söz verdi. Gece boyunca, getirdiği, albümleri ve okul günlerine ait fotoğrafları, yanında oturan Erol Özer ağabey, Tufan Kaleli ve Aydın Ataberk'le paylaştı.
Erkut Varal ve Üner Varal çiftinin, her zaman olduğu gibi, yüzleri gülüyordu.
Ercan Köne, A. Serhat Çelikyılmaz, Erhan Keleşoğlu, objektife bakmak için, kısa bir süre, sohbetlerine ara verdiler.
Selen - Baran Ünal çifti, yılbaşı tatillerini, iki buçuk hafta süreyle "Avustralya"da geçirmişlerdi. Öyküleri ve anıları, ilgi ile izlendi. Baran, Çin mutfağına alışamamıştı.
Fortis Bank'ta çalışan, 122 devresinden Özlem Dağlı Sükan'ın ve eşi Devrim Sükan'ın yüzlerinden, uzun bir aradan sonra, Bursa GSL Derneği toplantısına katılmanın mutlulukları okunuyordu.
İsmail Rodoplu ve Mustafa Şenyıldız, her zaman olduğu gibi, çok neşeliydiler. İsmail Rodoplu'nun, bir "Bahar Pikniği" yapılması önerisi ilgi ile karşılandı.
Mesut Gençer ile Hakan Tandoğdu, bu gecede, Renault yaşamından uzaklaşıp, Galatasaray anılarını paylaştılar.
Faruk Özcan, Burak Pastırmacı ve Aslı Karakitapoğlu için, arkalarındaki camdan gözüken karlı manzarının değil, yaşadıkları Galatasaray sevgisinin önemi büyüktü.
Bir dostluk, bir arkadaşlık, bu kadar mı güzel anlatılır; bu kadar mı güzel sergilenir! Selen Akgül ile Fügen Çelikyılmaz'ın arasından su sızmıyordu.
Birsen - Mustafa Öztürk çifti, Ekim ayından beri ilk defa geliyorlardı. Mustafa Öztürk, aynı zamanda Mülkiyeliler Birliği'nin yönetiminde. Önceki toplantı programları, Mülkiyeliler Birliği'nin önemli programlarıyla çakışmıştı.
Yasemin Özen, kızı Ece ve konuğu Oya Cangül ile birlikte gelmişti.
Ece, o gece, iki yaşını doldurup, üç yaşına basmanın coşkusunu Galatasaraylı abla ve ağabeyleriyle paylaşmak istiyordu. Işıklar saçan doğum günü pastası, tekerlekli masa üzerinde geldiğinde, önce birkaç kere sevinçle havaya zıpladı; nedense, daha sonra, biraz çekinerek saklanmak istedi.
Hem çekingenliğini yenmesi, hem de boyunun yetişebilmesi için, Aydın Ataberk, Ece'yi kucağına aldı. Ece, büyük bir heyecanla, pastadaki üç mumu üfledi.
Ece'ye bir de doğum günü armağanı vardı. Neydi acaba? Ece, çok meraklandı. Kedi ve köpekleri çok seviyordu. Evde sahici bir kedisi vardı. Henüz köpeği yoktu.
Armağanı olan pelüş köpek o kadar hoşuna gitti ki, sormayın. Adı "Fıstık" olsun dedi. Bu gece, ona sarılıp uyuyacaktı.
"Fıstık"ı elinden hiç bırakmıyordu. Pastasından bir parça, sütünden bir yudum, yoğurdundan bir kaşık onunla paylaşmak isterdi. Olur muydu?
Artık saatler ilerlemiş, unutulmaz bir gecenin sonuna daha yaklaşılmıştı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder