Okul günlerimiz, gençlik yıllarındaki anılarımız ...

Merhaba, yazılarımı paylaşabilirsiniz, sonuçta paylaşmak için yazıldılar... Ancak lütfen emeğe saygı gösterin, isimsiz kullanılmalarına müsade etmeyin.

İlginize teşekkür ederim.


48 yıl aradan sonra - Burgazada - Eylül 2008

-
Hiç olur mu demeyin; tam 48 yıl aradan sonra, sevgili sınıf arkadaşımız George Lutikov ile yeniden bir araya geldik.

Gelin, öykümüze en başından başlayalım.

Galatasaray Lisesinin ara sınıflarından ya da son sınıfından ayrıldıktan sonra, kader her birimizi, rüzgarda uçuşan yapraklar gibi, bir taraflara savurmuştu. Birbirimizden kopmuştuk. Okul günlerimiz ise, sisli anılar arasında kalmıştı.

Devir değisti; teknoloji gelişti; internet ya da sanal alem ortaya çıktı. Dostlar yavaş yavaş toparlandı. Aynı yıl, 2001'de, aynı ismi taşıyan iki arkadaşımız, dönemlerinin sanal temellerini attı. 30 Mayıs 2001'de Mehmet İdil, 98ci dönemin (gs66), 8 Eylül 2001'de, Mehmet Dirik 97ci dönemin (GSL 97) temelini attı. Kısa sürede 100'ün üzerinde sınıf arkadaşı sanal ortamda buluştu. Gerisi, çorap söküğü gibi geldi. Her yeni gelen, bir başka arkadaşının bilgilerini getiriyordu.

Ama, hala eksikler vardı. Gözlerimiz onları arıyordu. George da onlardan biriydi. George Lutikov ile 1959'lu, 1960'lı yıllarda, 6cı ya da 7ci sınıfta birlikte okumuştuk.

Derken, 2007 yılında, sanal ortamda, George'u da bulduk ya da o bizi buldu. Londra'da yaşıyordu. Türkiye ile bağlantılarını hiç kesmemişti. Sanal ortamda buluşmuş olmak güzeldi ama, bize yeterli değildi. Kucaklaşmak, hasret gidermek istiyorduk.

Yazılar, mesajlar, telefonlar birbirini izledi. Buluşma günü saptandı. Dostlara duyuruldu. George, bizi, 6 Eylül 2008 cumartesi günü Burgazada'ya davet ediyordu.

Hepimiz o günü iple çektik. Acaba ilk görüşte George'u tanıyacak mıydık ? Aradan geçen zaman, onu ya da bizleri ne kadar değiştirmişti ? Bunu, 6 Eylül günü öğrenecektik.




6 Eylül cumartesi günü, saatler 17.00'yi gösterdiğinde, Bostancı iskelesindeki özel bir motor, heyecanlı yolcularını Burgazada'ya götürmek üzere sabırsızlıkla bekliyordu.



17.30 olduğunda, halatlar çözüldü, uskur dönmeye başladı. Kuzeyden esen hafif bir rüzgar, güneşin kavurucu sıcaklığını unutturuyordu. Dostlar hemen koyu bir sohbete başladı.



O gün, kimler yoktu ki ? Cahit Göncü ve eşi, Doğan Tüney, Mahmut Melih Kayahan ve eşi, Osman Saba, Oktay İncekara, eşi, kızı Nazlı ve misafiri, Sabri Erserim, eşi ve kızı Esen, Hamdi Iyigün, Aydın Ataberk, Şevker Yeşim ve eşi motorla, Naci Edin ve eşi, Tanju Türegün, eşi ve oğlu Can, Aydıncan Ataberk, Kabataş'tan şehir hatları vapuru ile Burgazada'ya doğru yola çıkmışlardı.



Burgazada zamanla gittikçe yaklaşmaya başladığında, motordaki yolcularda, eski bir arkadaşı yeniden görebilmenin heyecanı da gittikçe yükseliyordu.



Ve .... beklenen an geldi. Adaya ayak basıldı. George arkadaşlarını iskelede bekliyordu. Aynı heyecan onda da vardı. O anı, o sıcak karşılaşmayı görmeliydiniz. Sanki daha dün ayrılmıştık. O denli içten, o denli samimiydi. Sarılmaların, öpüşmelerin, kucaklaşmaların ardı arkası kesilmedi.



İftara yaklaşık 1,5 saat olduğu için, George misafirlerini, önce, Burgazada'daki evine davet etti. Cumartesi günü yapılacak bu karşılaşma için, perşembe günü, Londra'dan İstanbul'a gelmiş; lokanta rezervasyonunu oradan telefonla yapmış; arkadaşlarını güzel ağırlayabilmek için bütün hazırlıkları tamamlamıştı. Ada'ya gelinir de, faytona binilmez mi ? Fayton, hanımları, hafif yokuşta olan eve yorulmadan götürebilmek için hazır bekliyordu.



Böyle bir havada, böyle bir ortamda, kısa bir yürüyüşten daha güzel ne olabilir ki ? Eve doğru giden yolda, dostlar, aradan gecen 48 yıllık zamanı kapatmak istercesine, koyu bir sohbete başladı.



George'un adadaki evinin manzarası da, en az misafirperverliği kadar muhteşemdi. İskeleyi ve sahili kuş bakışı görüyordu. Eşi ve oğlu Valentin, misafirlerini, kapıda, güler yüzle, karşıladı.



Eski sınıf arkadaşları 48 yıl aradan sonra, yeniden bir araya gelmişlerdi. İnanılmaz bir olaydı. Artık yalnız da değillerdi. Eşleri ve çocukları da, bu unutulmaz anı paylaşıyorlardı; eşleriyle, babalarıyla birlikte bu anı yaşıyorlardı.



Bu eşsiz anlar belgelenmeliydi. Grup, grup fotoğraflar çekildi. Anılarda, hep, Galatasaray Lisesi ön bahçesinde çekilen fotoğraf vardı.



O gün, çesitli nedenlerle gelemeyenler, elektronik postalarla, cep telefonu mesajlarıyla ya da cep telefonu bağlantılarıyla, sevgilerini arkadaşlarıyla paylaşmışlardı.



İftar saati yaklaştığında hep beraber sahile inildi. Deniz kenarındaki masalar paylaşıldı. George, ev sahibi sıfatıyla, masanın başına oturmuştu. Kıyıdaki motorlardan yansıyan ışıklar, manzaraya ayrı bir boyut katıyordu.



Garsonlar da bu eşsiz gecenin önemini anlamışlardı. Servisi hiç aksatmadılar. Hatta, gece ilerledikçe, serinleyen havaya karşı, isteyenlere şal dağıttılar.



George oturmuştu dediğime bakmayın; yemek boyunca, bütün arkadaşlarının yanına gitti; tek tek ilgilendi; sohbetlere katıldı.



Yemeğin sonuna doğru sohbet öyle bir koyulaştı ki sormayın. Okul anıları peşpeşe sıralanıyordu. Neredeyse, bütün hocaların, bütün idarecilerin, bütün görevlilerin, hatta izci oymak başlarının öyküleri anlatıldı. Kahkahaların ardı arkası kesilmedi. Bir anı bitmeden, yeni bir anı başlıyordu.



Kabataş'tan tarifeli şehir hatları vapurlarıyla gelenler, bitmesini istemedikleri bu sohbeti, 22.30'da yarım bırakıp ayrılmak zorunda kaldılar. Kalan dostlar, gece bitmeden önce, bir aile fotoğrafı çektirmeyi ihmal etmediler. Ne var ki, fotoğraf çekimi sırasında bile espriler, şakalar kesilmedi; yüzlerden gülümsemeler hiç eksilmedi.



Artık, George'a, eşine ve oğluna veda edip adadan ayrılma vakti gelmişti. Zor ve duygulu bir andı. Motor yavaş, yavaş iskeleden ayrılırken, George ve ailesi motordaki arkadaşlarına; motordakiler de, gittikçe uzaklaşan sahile dakikalarca, dakikalarca el salladı. Orta sulara gelindiğinde, gecenin soğuğu bile, sohbetlerin sıcaklığı karşısında yok olup gitmişti sanki. Benzer sohbetler, Kabataş'a ilerleyen şehir hatları vapurunda da yaşanıyordu.



Değerli dostlarım; işte gerçek okul arkadaşlığı budur; gerçek Galatasaraylılık budur ! Aradan geçen bunca zaman, dostları birbirinden uzaklaştırmak şöyle dursun, birbirlerine daha çok yaklaştırıyor. Görünmez bağlarla bağlıyor.

Sevgili George'a, muhterem eşine ve yakışıklı oğlu Valentin'e sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.


7 yorum:

Adsız dedi ki...

Sevgili Aydin;
Ellerine saglik: ne güzel anlatmi$sin!.. Yazini okur ve resimlerine bakarken ben de aranizda imi$ gibi oldum.
Iyi ki varsiniz!
Iyi ki variz!..
Sava$ Manço 479,5
7 Eylül 2008

Adsız dedi ki...

6 eylülde yaşadığımız muhteşem gün ve gece için george,aydın ve melih'e sonsuz teşekkürlere
1037 oktay incekara
8 Eylül 2008

Adsız dedi ki...

Sevgili Aydın Kardeş ,
Şu cumartesi yaşadığınız güzel anıları bana da yollada bende gençlerle zevkleneyim .
Tatlı tombiş yanaklarından öperim .
Cana TEMO, 8 Eylül 2008

Adsız dedi ki...

Can-i yurekten ayni duygulari esim ve ben de paylasiyoruz.
Naci Edin, 8 Eylül 2008

Adsız dedi ki...

Aydin'cigim,
Burgazada epizodunu zevkle okudum..O tatli anlatisinla,sanki orada imisim gibi yasadim ve sizlerle beraber ayni heyecani duydum..Yine,her zaman ki gibi 12'den vurdun..Ellerine saglik..
Selam ve sevgilerimle,
Yasar Tapan, 8 Eylül 2008

Adsız dedi ki...

Selam
Burgazada organizasyonunda emeği geçen herkese teşekkürler.Tabii en özeli EVSAHİPLERİNE...Çok keyifli vakit geçirdik.
Osman Saba, 8 Eylül 2008

Adsız dedi ki...

Sevgili DOSTLAR
Harika bir aksam gecirdik. Bu guzel gece için sevgili GEORGE, degerli ESI ve sevimli OGLU na tesekkur ediyoruz
Sabri Erserim, 9 Eylül 2008

Google
 

Sizlerden Gelenler ;

Sevgili Aydın; ağabeyin Mehmet'in Galatasaray Lisesinden sıra arkadaşıydım. Hatırlayacağını zannediyorum. Ayrıca bir de rahmetli Rahmi Ertin ortak dostumuzdu. Damadım ile kızımın sevgili amcaları idi. Uzun yıllar sonra, Mehmet'le buluştuk. İnşallah seninle de görüşürüz. Anılara Yolculuk siten, çocukluk ve ilk gençlik yıllarımdan, hayallerimde bile unutulmuş güzellikleri yeniden yaşamamı sağladı. Eline ve o güzel yüreğine sağlık. Görüşmek dileğiyle. Sevgiler.


Altuğ İşmen, 1 Mart 2010


----------------------------------------------------


Sayın Aydın Ataberk,


Çok çok güzel olmuş ellerinize ve emeklerinize sağlık. Eski bir İhsan Çizakcalı olarak ayrıca şu anda merhum abeyimin de çizakcanın ilk öğrencilerinden olması dolayısıyla eski Bursa'yı ve okulumu, yazılarınızda tekrar yaşamış oldum. Size minnettarlığımı ve şükranlarımı sunar çalışmalarınızda başarılar dilerim.Saygılarımla


Erhan Kurtulan, Elk.Müh., 17 Aralık 2008


-------------------------------------------------------


Sevgili Aydin,



Muhtesem bir eser yaratmissin. Seni kutlarim. Beni Ekvator Gine'sindeki yamyamlarin arasinda aglatmayi basardin. Saatlerce tek tek butun belgelere baktim. Tombul yanaklarindan opuyor ve seni tekrar kutluyorum. Artik bu birikimleri koyacagimiz bir web sitemizin olmasi gerekiyor. Ben de onu organize edeyim. Senin bu muhtesem birikimlerinle cok guzel bir siteye sahip olacagiz. Yakinda www.gsl97.org aramiza katilacak.



Seni sevgiyle kucakliyorum.



Mahmut Melih Kayahan, 9 Aralık 2008


---------------------------------------------------------


Sizlere tesadufen ogrendigim Sn Aydin ATABERK tarafindan hazirlanmis bir site adresi iletiyorum. İzlemeniz tavsiye olunur, harika bir calisma olmus. Ellerine ve yuregine saglik....


Öznur Dere, 24 Eylül 2008


--------------------------------------------------------------Sevgili Aydın bey, anılara yolculuk Blogunuzu inceledim. İnanılmaz bir şey. Ne çok emek var. Ben sizden daha genç :) olduğum için eskiye ait yazı ve görüntülerin bir kısmını özel yaşantımdan hatırladım ama çoğunu da geçmişe olan özel ilgimden dolayı hatırladım. Çok duygulandım. Ne olur bu yaptıklarınızı daha çok insan duysun, sizi daha çok insan tanısın. Sizi tanıyan bir kişi olmak benim için ne şans. Sizi çok seviyorum. Saygılarımla,


Sıdıka Parlak, 24 Eylül 2008


-------------------------------------------------------------Aydin Bey Gunaydin ,



Ellerinize saglik, soyle bir goz atabildim henuz, ilk firsatta satir aralarinda kaybolmak isterim .



Ozellikle benim icin de sizi tanimak cok buyuk bir sans .



Saygilar, Sevgiler,



Sibel Birçiçek, 25 Eylül 2008


-------------------------------------------------------------Sevgili Aydın ağbey,



Bize tekrar muhteşem bir yolculuk yaptırdın güzel anılara.Ellerine sağlık ağbey bize böyle nefis güzellikler yarattığın için.


Sevgiler, saygılar



Sinan Acarel, 25 Eylül 2008


------------------------------------------------------------Sevgili Kardesim Aydin,



Candan tebrikler! Iyi ki boylesine guzel sunulan ve ozlem degeri yuksek anilarini bir gunlukte topladin ve e-postalarda kaybolmamalarini sagladin.



Daha nice 5000'lere! Gerek icerik gerek sunudaki nitelik ilgiyi kendisi yaratiyor. Ne mutlu bizlere, ayni ailedeniz!



Sevgilerle,


Tuncer Ören (1955), 26 Kasım 2008


-------------------------------------------------------------Aydın Bey günaydın



Sizi kutluyorum. Bu azminiz ve paylaşma isteginiz hiç eksilmesin, artsın….



Selamlar



Mustafa GEYVE, 26 Kasım 2008


---------------------------------------------------------------


GÜNAYDINLAR AYDIN ABİCİĞİM; NASILSINIZ?? "ANILARA YOLCULUKTA" DAHA 10 000'Cİ, 50 000'Cİ , 500 000'Cİ ZİYARETÇİLERE ULAŞMANIZ DİLEĞİYLE. BEN BÜTÜN KALBEMLE İNANIYORUMKİ AYDIN ABİMİN KALEMİNİN YALINLIĞI, SADELİĞİYLE ULAŞILABİLİR. YAZILARI OKURKEN DALIP BİR YERLERE GİTMEMEK İMKANSIZ.. SEVGİLER,SAYGILAR


Şükran Durgan, 26 Kasım 2008


---------------------------------------------------------------Sayin Aydin agabey



Boylesine guzel, degerli bir birikimi bir araya getirdiginiz ve bunu hazine degerindeki bir belgesellige donusturdugunuz için sizi kutlarim. Müzik dersini gösteren fotografta, sag basta yer alan muzik ogretmeni, Almanya'da muzik egitimi gormus, oglu da bir donem unlu bir fagotcu olan rahmetli Enver Haraçci hocamizdir. Karli kis gunlerinde, Ortakoy'de okulun onunden denize girer ve esasli bir sekilde yuzerdi.



Grand Cour'da hocalar maçini gosteren fotografin sag tarafinda en bastaki siyah formali adi yazilmamis ogretmen de, Galatasaray Ilkokulu yavrukurtlari baskurtu ve de 1950'li 60'li yillarda Ortakoy'de ogretmenlik yapmis olan Huseyin hoca'dir.



Saygilar, sevgiler



Turgay Tuna 102, 26 Kasım 2008


------------------------------------------------------------Sevgili Aydin Kardesim,



Gercekten bir "online GS müzesi" yaratmisin, eline saglik ve tebrikler !



Ender Enön ( 94 x1962), 26 Kasım 2008


-------------------------------------------------------------Çok güzel, çok sevindim.. Tebrik ederim Aydın Bey.



Çok çok daha fazla kişiye ulaşması dileğiyle. Çünkü gerçekten çok güzel bir çalışma.



Sevgi ve Saygılarımla



Gizem Ertürk, 26 Kasım 2008


------------------------------------------------------------Sayın Aydın Ataberk,


Doğum yerim Bursa anılarına yaptığım gezintide, sizin de benim gibi halamın gelin gittiği konakta kurulan "Özel Yeni Okul"dan mezun olduğunuzu öğrendim. Yalnız ben 1957 mezunuyum.... Ne yazık ki daha sonra kurulan İhsan Çizakça Kolejinin kapandığını öğrendim. Merhum İhsan ve merhume Süheyla Çizakça'nın ruhları şad ve mekanları cennet olsun!Selamlarımla,


Beyza Üntuna, 28 Kasım 2008


Türkiye Cumhuriyeti, Atina-Pire Başkonsolosu


-------------------------------------------------------------



Sevgili Aydın agabey ;


Henuz sadece ıkı bolumu okudum . Ikıncı bolum ozel ılgı alanıma gıren oyuncaklardı . Gecmıse donup o yokluktakı zenginliklerimizi hatirlamak çok güzel . Bir kez daha tesekkür ederim . Bence oyuncak dostu ve oyuncak müzesinin kurucusu sevgili Sunay Akın'la temasa geçip O'nun da sitene ulaşmasini saglarsan çok mutlu olacaktir .Sevgi ile kalin


Bünyat AKIN(104-106 V.S.), 14 Şubat 2008


------------------------------


Degerli Kardeşim



Erol Günaydın ın arkasındaki ben Mehmet Ali ve yanımda Özer Berkay dan tebrikler,selamlar,sevgiler,ellerinize saglık.Özer Berkay ve ben GSLAAG den ayrıldık,resimde gördügünüz oturan GS a hizmet eden üç kardeşimize madalya ve plaket verdik.Tahminen 40 ın üstünde agabeyimiz,okul müdürümüz Meral Mercan ,kıymetlı GS lılar bu madalya ve plaketleri aldılar. Resim o tören sırasında çekildi.



Bilgisayar kullanmada cok acemiyim,ancak daha çok gencim yaşım 73 yavaş yavaş öğreneceğim...



Lütfen gslaag ye girin,orada devrelere girin,gsl55.free.fr dan hatıralara girin 2 sahife Necdet Mahfi Ayral ın kızı Jeyan hanımefendinin bana hediye ettiği üç albüm resim ve efemeraları tetkik edin.Bunlarıda dilerseniz kullanabilirsiniz.



İyi günlerde görüşmek dileklerimle.



M Ali Zeren, 17 Şubat 2008


----------------------------------


Aydin agabey,



Dun gslaag sitesinde, yazilarinizda gezindim. Site harika, yazilariniz enfes, onlari toplanmis ve guzel sunulmus gormek icimi isitti. Hem sitenizin hem yazilarinizin duyurularini tekrar tekrar yapmaliyiz orada. Yapacagiz zaten. Dun bunu dusundum. Ilk olanakta ben de gerekeni yapacagim. (ilk vaktim oldugunda yani, affedin beni bu nedenle)



Saygilarimla.



Gün ARUN 113, 25 Şubat 2008


-----------------------------------



Aydin Bey merhaba


Hazirladiginiz sitenin öncelikle Bursa sayfasini, daha sonra da müzik sayfalarini ve digerlerini inceledim. Paylastigimiz noktalari da gördüm. Böyle bir ise zaman ve emek harcamak, bunlara derlemek takdire sayan. Sizi kutluyor ve tüm günlerinizin bu sekilde verimli olmasini diliyorum. Selamlar.Mustafa GEYVE, 2 Mart 2008


-------------------------------


Sayin Ataberk,



Blogunuz cok hosuma gitti.



22 sene evvel biraktigim dunyanin en guzel sehri Istanbul'u bana tekrar gezdirdiniz.



tesekkur ederim



selam ve saygilarla



David Hasday



New York, 7 Mart 2008


-----------------------------------


Sayın Ataberk,



Biraz önce oğlumun haber vermesiyle sitenize baktım. Elinize sağlık, kutluyorum. Ben de, unutulmuş, unutulmaya yüz tutmuş güzelliklerin arayışı, duyurulması çabasındayım. Blogunuzda sergilediğiniz bilgilere, belgelere kendi genelağ yerimde yer vermek, beni, ziyaretçilerimi pek sevindirecek, mutlu edecek. Bilmem izninizi alabilir miyim?



Bu arada belirteyim, ilgilendiğim konular arasında dilimiz, müzik, yazın, sinema önde geliyor. Sinemayla ilgili bir kitabım (http://www.pandora.com.tr/urun.asp?id=110695 ), araştırma yazılarım, senaryolarım, öykülerim vb. var. Bir göz atabilirseniz, http://www.ilgilik.net/ size bir fikir verebilir sanıyorum.



Başarılarınızın artarak sürmesi dileğiyle selamlarımı, saygılarımı sunuyorum.



İnal Karagözoğlu, 10 Mart 2008


----------------------------------



Aydın Abi,



Tesadüfen



”Anılara Yolculuk”



Bloguna takıldım.



Bir defada keşfedilemez.



Dönüp dönüp bakacağım.



Teşekkürler.



Çok yaşa emi.



Sevgiler,



A.Şeref Türkmenoğlu, 22 Mart 2008


-----------------------------


Emeklerinize saglik, cok guzel olmus. Bir IEL ve ITU mezunu olarak da ayrica gurur duydum:) Saygilarimla,



Aydin Gurel, 23 Nisan 2008


-------------------------


Merhaba Aydın Bey,



Anılarda yolculuk sayfalarında gezinirken çocukluğuma gittim 4-5 yaşlarındaydım ve ilk defa film makinası görüyordum,İstanbul'dan Niyazi Dayı gelmişti ,Seher Nenemin kireç badanalı duvarına bir bez gerildi ve sizin eşinizin ve çocuklarınızın görüntüleriydi izlediklerimiz.Babanız parmaklarımı tutar birşeyler yapar hep eksik sayardı parmaklarımı onu güleryüzlü ve kocaman bir adam olarak hatırlıyorum çocukluğumdan.



Ben kimmiyim? ben Ümit Arıcan'ın küçük kızı Safinaz'ım,her ne kadar hiç tanışmamış olsakta selamlar sevgiler...



Safinaz KAROL, 31 Ekim 2008


-------------------------------



Ağbi bu güzel sayfalarına bakmak saatlerimi aldı. Yapması kim bilir ne kadar zaman ve emek gerektirmiştir.Ailem 1965'de Bursaya taşınmıştı. Abdal Köprüsünün 5-6 ev yakınına. Heryer gibi oralar da artık tanınmaz olmuş. O yıllarda köprü sayfandaki (daha önce görmediğim) o resmine benziyordu gene az çok.Güzel günler...


Murat Kalınyaprak 109, 1 Ekim 2008


------------------------------------



Aydın Bey sitenizi ziyaret ettim ve çok mutlu oldum. Lakin kendi çocukluğunun oyuncaklarını hatırlayıp bunu konu edip bugünün kuşaklarına aktaran maalesefki çok az büyüğümüz var. Yine maalesef ki geçmişe ait belleğimiz, sanki o güzelim oyuncakların yerine geçen modern oyuncaklarla birlikte yitip gitmaktedir.Aydın Bey, ben TRT çocuk televizyonu için eski ("Dedemin Oyuncağı) oyuncaklarımızı konu eden bir programın yapımcısıyım. Televizyonumuz Ekimde yayın hayatına başlayacaktır. Hazırlayacağım programda komuğumuza oyuncakla ilgili malzemeleri hazırlayarak ya da konuğumuzun desteğiyle; onun çocukluğunda yer etmiş bir oyuncağın yapım aşaması anlatımlı olarak gerçekleştirilecektir. Bu konuda önerilerinizi paylaşmanız bizi sevindirecektir. Yapımını bildiğiniz bir oyuncak varsa ve bunu bizimle program çekimiyle paylaşırsanız çok memnun oluruz. Şimdiden desteğiniz ve oyuncaklara olan duyarlılığınız için teşekkür ederiz, saygılar sunarız.


Engin Yıldız, 21 Eylül 2008


---------------------------------


Aydın bey günaydın,



sitenize meraktan hemen buradan bir göz attım. detaylı olarak evden bakacağız tabii. ellerinize ve yüreğinize sağlık diyorum. eski bursa ve istanbul resimleri çok ilgimi çekti. anlatımlarınızı da okuyacağım . tekrar teşekkürler. saygılarımızla,



Cenk Özçelik, 13 Şubat 2008 çarşamba


-------------------------------


Aydin Bey supersiniz !!!! tebrikler.



Ayşe Siner, 13 Şubat 2008 çarşamba


--------------------------------


Cok guzel. Super bir ani derlemesi. Size cok tesekkurler.Sanki o gunleri yasamis gibi hissettim. Sonsuz sevgi ve saygilarimla



Ali Rıza Tuğluk, 13 Şubat 2008 Çarşamba


----------------------------------


Harika bir site tebrikler tebrikler Aydın beyciğim cok yararlı ve enteresan. Bu sitenizinden faydalanabilecek ve memnunlukla takip edecek dostlar var acaba onlara da izninizle adresinizi iletebilirmiyim ?



Sevgiler ve tüm bu güzel şeylerin devamını getirmeniz dileyiğle



Fügen Evren, 13 Şubat 2008 Çarşamba


------------------------------------


Sevgili Aydın Ağabey;



Çok güzel bir site olmuş.Ellerinize sağlık ve teşekkürler. Saygılar.



Ahmet Dikencik, 13 Şubat 2008 Çarşamba


----------------------------------



Aydın Beycigim ,



bir ara sakin bir zamanda fırsat bulup okumak o güzel anlatımız esliginde kahvemi yudumlarken sizinle beraber gecmiste yolculuk yapmak isterim. Simdiden elinize, yureginize ve super hafızanıza saglık. Sevgilerimle



Özlem Şenkoyuncu, 13 Şubat 2008 Çarşamba


-------------------------------


Sevgili Aydın beyciğim merhaba.



Anılara yolculuk'ta İstanbul'un o eski günlerini sanki yeniden yaşıyormuş gibi keyif aldım. Biliyorsun ben GS lı değilim. 1970 Maçka mezunuyum. O yıllarda İstanbul bir başkaydı.



Geçen sene Sirkeci'deki Orient ekspres'te yaptığımız Eski dostlar yemeğine Yenikapıdan Sirkeciye yürüyerek gelmiştik.Bu yürüyüşten büyük keyif almıştım. Eski günleri ya'dederek beraberce yürümüş ve eski günleri anımsamıştık.



Anılara yolculuk için teşekkür eder, iyi çalışmalar dilerim.



Harun Masatoğlu, 13 Şubat 2008 Çarşamba


-------------------------------------


Aydin bey,



henuz tamamini okuyamadim ama okudugum bolumler ve fotograflar cok guzeldi.Elinize saglik. Selamlar



Sevgül Alper, 13 Şubat 2008 Çarşamba


-------------------------------


Ellerine saglik çok guzel olmus



Ali Meriçboyu, 13 Şubat 2008 Çarşamba


---------------------------------



Ben de Aydın abimiz nerelere kayboldu diyordum. meğer yoğun bir çalışma içindeymiş. Blog'unuzu inceledim, çok beğendim. Yorum bile yazdım. Hayırlı olsun blogunuz.



Çok güzel olmuş. Ellerinize, emeğinize sağlık. Ben de sizden gelen mailleri güzelce derleyip, bir directory açıp saklamaya çalışıyordum. Ama böylesi çok daha güzel oldu ve size çok yakıştı. Sevgiler,



Yelda Dürüşken, 13 Şubat 2008 Çarşamba


-------------------------------



Merhaba Aydin bey,



Dun sayfaniza hizli bir bakis attim, simdi biraz daha bakacagim. Cok guzel olmus ellerinize saglik



Oldukca emek harcamissiniz. Harika gorunuyor



Sevil İnci Cankurt, 15 Şubat 2008 Cuma


---------------------------



Nefis bir arşiv..paylaştığınız için teşekkürler..Saygılar..



Ayfer Çırak, 15 Şubat 2008 Cuma


----------------------------------



Sevgili Ataberklerimiz Bu kadar güzel resimleri bulmak eskiyi bizlere yaşatmak breh breh (Bu aferin demektir.)Ben torunlarla Erim babamla meşgul olduğu için of günümde temiz bir nefes oldu.Her ikinizide öpüyoruz ilk fırsatta buluşmak dileğiyle. Nur. Erim dede(artık amca değil.)



Nursal Tarhan, 15 Şubat 2008 Cuma


------------------------------


Ozenle hazirlanmis bir blog...Teknik olarak kusursuz..Her sayfasini dikkatle okumak gerek...Hazirlayanin eline saglik...



Yorumkar, 12 Şubat 2008


--------------------------------------


Aydın Ataberk'in eseri, beni de çok etkiledi.


Ahmet Kuzucu, 26 Subat 2008 salı